Türkiye Değişim Partisi Doğa ve Çevre Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Filiz Çelik ŞahinAnayasanın 56.Maddesinde``Herkes sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Çevreyi geliştirmek, çevre kirlenmesini önlemek devletin ve vatandaşın ödevidir`` denilmektedir. Bu sebeple her birey çevreci olmak ve bu konudaki sorumluluğunu yerine getirmek mecburiyetindedir.Cenâb-ı Hak, kâinattaki her şeyin biz insanların istifadesine arzettiğini haber verir. Bunların şükrünü hakkıyla edâ edebilmek için çevremize emanet ve mesuliyet şuuru ile yaklaşmamız gerekir. Çevrenin kötü ve hor kullanılması, tahrip ve israf edilmesi; zararı yine kendimize dönecek olan bir nankörlüktür.Çevre, bizim için korunması, geliştirilmesi ve gelecek nesillere en güzel şekilde bırakılması gereken önemli ve değerli bir emanettir.
Kirletilen çevreninde eski haline dönüştürülmesi insanın gayreti ile gerçeklestirilmeli ve gelecek kuşaklara yaşanabilir iyi bir çevre bırakmaya çalışmak herkes için dinî ve millî bir vecibedir. Çevreyi korumak için,zararsız sanayi ve kentleşme politikaları üreterek, insanımızı bu konuda bilinçlendirmek ve yaşadığımız coğrafyanın çok degerli bir doğaya sahip olduğunu ve bunu korumamız gerektiğini insanlarımıza anlatarak asli ve insanlık görevimimizi yerine getirmeliyiz.Kutsal ve hak dinimizin son peygamberi ve en büyük çevreci olan efendimiz Hz. Muhammed (sav) de, fiilî olarak hayatının her döneminde ve safhasında çevrecilikle ilgili müspet faaliyetler içerisinde bulunarak bizlere örnek olmustur. Çevre ile ilgili hadislerin kökeninde çevreye karşı duyarlılık, çevreyi koruma ve çevre bilinci yer almaktadır.İslâm dini insanın, hiçbir ayrım yapmaksızın bütün canlılara karşı sorumlu olduğunu bildirmiştir. İnsan, gönlündeki huzûru ve güzelliği tabiata da yansıtarak insanlara, hayvanlara, bitkilere ve hatta cansız varlıklara bile iyi davranmalıdır. Hiçbir varlığı incitmemeye dikkat etmelidir. Sağlıklı ve huzurlu geleceğimiz için, çevremizi temizleyecek ve zarar vermeyecek atılımlarda ve yatırımlarda bulunmalıyız.Öncelikle yaşam tarzımızı değiştirmeli, atıkları değerlendirme yolunu seçmeli, geri dönüşümü ve geri kazanımı asli gorevimiz olarak bilmeli ve bunu hayatımızın merkezine almalıyız. Sürdürülebilir üretim ve tüketim modeli benimsemeliyiz. Çevre dostu yatırımları desteklemeli, doğanın ve çevrenin korunmasına katkı veren bir ulaşım sistemi kurmalıyız.
Bu düşüncelerimle ve çevrenin korunması konusunda farkındalık sağlanması umuduyla bütün insanlarımızın DÜNYA ÇEVRE GÜNÜ ’nü en içten dileklerimle kutluyorum.”
Kirletilen çevreninde eski haline dönüştürülmesi insanın gayreti ile gerçeklestirilmeli ve gelecek kuşaklara yaşanabilir iyi bir çevre bırakmaya çalışmak herkes için dinî ve millî bir vecibedir. Çevreyi korumak için,zararsız sanayi ve kentleşme politikaları üreterek, insanımızı bu konuda bilinçlendirmek ve yaşadığımız coğrafyanın çok degerli bir doğaya sahip olduğunu ve bunu korumamız gerektiğini insanlarımıza anlatarak asli ve insanlık görevimimizi yerine getirmeliyiz.Kutsal ve hak dinimizin son peygamberi ve en büyük çevreci olan efendimiz Hz. Muhammed (sav) de, fiilî olarak hayatının her döneminde ve safhasında çevrecilikle ilgili müspet faaliyetler içerisinde bulunarak bizlere örnek olmustur. Çevre ile ilgili hadislerin kökeninde çevreye karşı duyarlılık, çevreyi koruma ve çevre bilinci yer almaktadır.İslâm dini insanın, hiçbir ayrım yapmaksızın bütün canlılara karşı sorumlu olduğunu bildirmiştir. İnsan, gönlündeki huzûru ve güzelliği tabiata da yansıtarak insanlara, hayvanlara, bitkilere ve hatta cansız varlıklara bile iyi davranmalıdır. Hiçbir varlığı incitmemeye dikkat etmelidir. Sağlıklı ve huzurlu geleceğimiz için, çevremizi temizleyecek ve zarar vermeyecek atılımlarda ve yatırımlarda bulunmalıyız.Öncelikle yaşam tarzımızı değiştirmeli, atıkları değerlendirme yolunu seçmeli, geri dönüşümü ve geri kazanımı asli gorevimiz olarak bilmeli ve bunu hayatımızın merkezine almalıyız. Sürdürülebilir üretim ve tüketim modeli benimsemeliyiz. Çevre dostu yatırımları desteklemeli, doğanın ve çevrenin korunmasına katkı veren bir ulaşım sistemi kurmalıyız.
Bu düşüncelerimle ve çevrenin korunması konusunda farkındalık sağlanması umuduyla bütün insanlarımızın DÜNYA ÇEVRE GÜNÜ ’nü en içten dileklerimle kutluyorum.”