DÜNDEN BUGÜNÜ ANLATAN ERBAKAN

26.2.2021
8152 kez OkunmuÅŸtur.

Yeniden Refah Partisi Tokat il baÅŸkanı Ali Osman Daldal Milli GörüÅŸ Lideri rahmetli Erbakan`ın ölüm yıldönümü dolayısıyle ``dünden bugünü anlatan erbakan`` baÅŸlıklı bir açıklama yaptı.

Türkiye ve Dünyadaki konjonktürel geliÅŸmeler ışığında her fırsatta ‘Milli ve Yerli’ kalkınma hamlesinin önemini ifade eden, dışa bağımlılık yerine ülkemizin zengin yeraltı ve yerüstü kaynak ve potansiyelinin harekete geçirilmesini savunan, ‘Yeni Dünya Düzeni’ adı altında Siyonist küresel güç odaklarının artarak devam eden ekonomik, ticari ve politik risk ve tehditlerine karşı “toprak ayağımızın altından kayıyor” ÅŸeklinde milletimizi sürekli uyaran, mevcut ekonomik darboÄŸazı, borç sarmalını, dış politikadaki geliÅŸmelerin ortaya çıkardığı kaotik durumu her vesilede yıllar öncesinden üzerine basa basa dile getiren ve gerekli önlemlerin alınmaması durumunda “dövecek dizimizin kalmayacağını” ifade ederek bizlere ‘Dünden Bugünü Anlatan’ Türkiye Cumhuriyeti 54.Refahyol Hükümeti’nin BaÅŸbakanı ve Milli GörüÅŸ Lideri Prof.Dr. Necmettin Erbakan Hocamızı vefatının 10. sene-i devriyesinde rahmet ve minnetle yâd ediyoruz.

 

Erbakan Hocamız, Milli GörüÅŸ hareketinin birinci kırk yılına baÅŸlamadan önce Milli GörüÅŸ mefkûresine inanmış kiÅŸilerle yaptığı son istiÅŸare toplantısı sırasında tarihe not düÅŸülmesi gereken veciz kapanış konuÅŸması sırasında Türkiye`nin içinde bulunduÄŸu vahim durumun önemini ortaya koymaya çalışırken özellikle ÅŸu ifadeyle vurgu yapmaya çalışıyordu: “KardeÅŸlerim, toplantımıza gösterdiÄŸiniz ilgiye ve ortaya  koyduÄŸunuz fikirlere çok teÅŸekkür ediyorum. Görüyorum ki  hepiniz samimi duygularla vatan sathını tutuÅŸturacak  bir ‘ÇIKIÅž’(HURUÇ) yapmanın gerekliÄŸine inanmışsınız. Türkiye’nin sosyo-politik durumu malumunuzdur. Bu nedenle, inanmış kadroların artık silkinip toparlanma zamanı gelmiÅŸtir. Åžunu da ifade etmek gerekir ki; artık bir siyasi partinin kuruluÅŸuna her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyulduÄŸu da bir gerçektir. Bundan böyle omuz omuza hep birlikte hareket etme vaktidir.”

 

1969 yılında bu duygu ve düÅŸünceyle milletimizin sinesinden doÄŸan  ve birinci kırk yıl boyunca  temsil  ettiÄŸi milyonların saygınlığına hiçbir halel  getirmeden, büyük onurla  “Milli GörüÅŸ” bayrağı altında siyaseti; milli, manevi, ahlaki, fikri deÄŸerler ile birlikte erdem ve samimiyet temelleri üzerine inÅŸa eden, ülkemizin ve milletimizin bütünlüÄŸünü, kardeÅŸliÄŸini ve ‘Yeniden Büyük Türkiye’ hedefine ulaÅŸmayı ÅŸiar edinen Erbakan Hocamız’ın ortaya koyduÄŸu alternatif fikir, proje ve çözüm önerileri bugün daha iyi anlaşılmaktadır.

 

“Milli GörüÅŸ”ün bir teori deÄŸil, gerçek anlamda hizmet ve hamle olduÄŸunu açıkça görebilmek için:

  • “Milli GörüÅŸ “ün 1974-1978 iktidardaki hizmetleri,
  • “Milli GörüÅŸ “ün 1989-1994 I. Dönem Belediye Hizmetleri,
  • “Milli GörüÅŸ “ün 1994-1999 II. Dönem Belediye Hizmetlerini,
  • “Milli GörüÅŸ “ün 1996-1997 İktidar Hizmetlerini dikkatle incelemek ve tanımakta büyük yarar vardır.

 

MİLLİ GÖRÜÅž’ÜN (1974-1978) İKTİDARDAKİ HİZMETLERİ

 

1.Kıbrıs Zaferi

1974’te hükümet içinde yer alan “Milli GörüÅŸ” Kıbrıs’ta kardeÅŸlerimize reva görülen zulme razı olamazdı.  İşte Kıbrıs’ta zaferin kazanılması, Allah’ın yardımıyla Milli GörüÅŸ sayesinde oldu.

Bu olumlu sonuçtan rahatsız olan ABD ve Batı, bugüne kadar Kıbrıs’ı karıştırma gayretlerinden bir an bile geri kalmadı. İşbaşındaki iktidarların uyguladıkları ABD ve Batı güdümlü politikaları, Rumların daha talepkar ve uzlaÅŸmaz duruma girmesine sebep olmakta, batılıların niyetlerini uygulamalarına zemin, ümit ve imkân hazırlamaktadır.

Hâlbuki Kıbrıs’ta 1974 Barış Harekâtı’ndan sonra çözüm fiilen ortaya çıkmıştır. Hükümetlere düÅŸen görev KKTC’nin tanınmasına ve kalkınmasına gayret göstermektir. “Milli GörüÅŸ” daha ilk günden itibaren Kuzey Kıbrıs’ta bağımsız bir devletin kurulmasını esas almıştır. DiÄŸer iktidarlar ise, Batılılar’ın ‘Federe Devlet’ fikrinin peÅŸine takılmaktan baÅŸka bir çözüm ortaya koyamamıştır.

 

  1. Manevi Kalkınma
  2. a) Dört Yılda 350 İmam Hatip Okulu açıldı
  3. b) 10 Yüksek İslam Enstitüsü açıldı
  4. c) Üç bin Kur’an Kursu açıldı

 

Milli GörüÅŸ, Hükümet ortağı olduÄŸu dönemde hazırlanan ve 30 Kasım 1974’te TBMM BaÅŸkanlığı’na sunulan 4. BeÅŸ Yıllık Plan’da ilk defa “MANEVİ KALKINMA” adı altında çok önemli ve geniÅŸ bir bölüme yer verildi.

  1. Şahsiyetli Dış Politika

Kıbrıs zaferinden sonra ABD’nin bize uyguladığı silah ambargosuna karşılık olarak ABD’nin Türkiye’deki üsleri kapatıldı ve “Ağır Sanayi” hamlesi çerçevesinde “yerli ve milli savunma Sanayi”nin güçlü bir ÅŸekilde kurulma hamlesi baÅŸlatıldı.

 

  1. Müslüman Ülkelerle İşbirliÄŸi GeliÅŸtirildi

İlk defa Suudi Arabistan, Irak, Mısır, Libya gibi Müslüman ülkelerle hem özel sektör, hem de devletler bazında ticari ve yatırım iliÅŸkileri fiilen baÅŸlatılmıştır.

Türkiye, 1976 yılına kadar İslam Konferansı Örgütü’ne tam üye deÄŸildi. Sadece gözlemci sıfatıyla katılıyor ve oy kullanamıyordu. MSP, ağırlığını koyarak, hatta koalisyonun devamını gözden geçireceÄŸini söyleyerek ülkemizin İslam Konferansı’na tam üye olmasını saÄŸlamıştır.

Ve yine Milli GörüÅŸ hükümette iken Türkiye, “İslam Kalkınma Bankası’na””Kurucu Üye” olarak katılmıştır.

 

  1. Ekonomik Kalkınma, Üretim SeferberliÄŸi

 

Milli GörüÅŸ’ün hükümet ortağı olduÄŸu MSP döneminde;

  1. Tarım Üretimi Artırılmıştır.

BuÄŸday üretimi dört yılda, 10 milyon tondan 16.7 milyon tona, et üretimi, 125 bin tondan 635 bin tona çıkarıldı. 30’dan fazla et kombinası inÅŸa edildi.

1974’te 1.100.000 ton buÄŸday ithal edilirken 1978’de 1.921.000 ton ihraç edildi.

 

  1. Tarım Girdi Üretimleri Artırılmıştır.

Yeni 8 gübre fabrikasının inÅŸaatına karar verildi

1974’te 23.624 adet olan yerli traktör imalatı, 1977’de 31.658 âdete yükseltilmiÅŸtir. İthal traktörlerle birlikte 1 yılda köylümüze toplam 66.494 adet yeni traktör edinme imkânı saÄŸlanmıştır.

Ancak hemen MSP’den sonraki ilk yılda traktör üretimi 18.184 âdete gerilemiÅŸtir.

Ne yazık ki, ÅŸu anda uygulanmakta olan yanlış politikalar yüzünden tarım ve hayvancılığımız adeta yok edilmiÅŸtir.

 

  1. Ağır Sanayi Hamlesi Başlatılmıştır.

Ağır Sanayi hamlesi 7 yıllık (1975-1982) sanayileÅŸme programı idi. Bu program eÅŸi görülmemiÅŸ bir hızla uygulanmıştır. 2 yıl gibi kısa bir zamanda 200’den fazla milyarlık tesisin temeli atılmıştır.

Bugün, Edirne’den Kars’a kadar büyük sanayi tesisi olarak ne varsa bu iki yıl içerisinde yapılmıştır. DoÄŸu ve GüneydoÄŸu Anadolu’daki bütün önemli tesisleri, yolları ve ayrıca buradaki sulama ve enerji etütlerini hep “Milli GörüÅŸ” ruhu meydana getirmiÅŸtir.

Bu tesislerle:

Savunma Sanayi ve Ağır Sanayi yönünden dışarıya bağımlı olmayan bir Türkiye, katma deÄŸerli üretim ve ihracat yapan bir Türkiye, ürettikleri 1 dolarlık sanayi ürününü 6-7 dolara bize satmak suretiyle ekonomik gücümüzü yok eden ve bizi büyük borç stoku altına sokan Batılıların tasallutundan kurtulmuÅŸ bir Türkiye hedeflenmiÅŸtir.

Buna ilaveten, bir milyon iÅŸsize iÅŸ imkânı saÄŸlanması hedeflenmiÅŸ, sadece bu hamle ile yıllık % 15 ilave kalkınma hızı meydana getirilmesi mümkün olmuÅŸtur.

Ağır Sanayi hamlesi dış borçla deÄŸil, kendi gücümüzle yürütüldü.

ÖrneÄŸin 28 Sümerbank fabrikası, baÅŸka bir kaynaÄŸa ihtiyaç kalmadan Sümerbank’ın kendi karlarıyla kuruldu.

1977 bütçesi yaklaşık 250milyar TL idi. Bunun 44 milyar TL’si ağır sanayi hamlesini desteklemek için ayrılmıştır.

 

Erbakan Hocamız, siyasette hâkim mantık olan dışa bağımlılık yerine, somut ve etkili plan ve projelerle, ekonomik deÄŸer ortaya koyabilecek alanlara yatırımları teÅŸvik ederken Türkiye’de yerleÅŸik hantal bürokratik anlayışı baypas edip tesis ettiÄŸi Temsan, Taksan, Tümosan, Aselsan gibi kuruluÅŸlarla ve adımların devamı olarak meydana gelen Roketsan, TusaÅŸ, Havelsan gibi kuruluÅŸlarla ülkemizin sanayi ve teknoloji alanında büyük ivme kazanmasına vesile olmuÅŸtur.

 

MİLLİ GÖRÜÅž’ÜN BELEDİYECİLİK HİZMETLERİ

 

1989’da beÅŸ il belediyesinin ve çok sayıda ilçe belediyesinin  Milli GörüÅŸ yönetimine geçmesiyle baÅŸlayan süreç, 1994’te Ankara ve İstanbul baÅŸta olmak üzere çok sayıda büyükÅŸehirde ve yüzlerce belediyede Milli GörüÅŸ dönemini baÅŸlatmıştır.

Halkımız gerçek manada belediye hizmeti ile bu dönemde tanışmıştır. Milli GörüÅŸ belediyeciliÄŸi öncesinde büyükÅŸehir dendiÄŸinde akla “3 Ç” (Çöp, Çamur, Çukur) gelirken, Milli GörüÅŸçü belediyeler bu sorunları tarihe gömmüÅŸlerdir.

İstanbul gibi dünyanın baÅŸÅŸehri olan bir ÅŸehrimizde en temel ihtiyaç olan suya dahi insanlarımız hasret kalmakta iken, 1994 sonrasında Milli GörüÅŸ ruhuyla İstanbul’un su sorunu da tarih olmuÅŸtur.

BüyükÅŸehirlerin çevre düzenlemesi, peyzaj, park-bahçe ve ulaşım alanındaki eksiklikleri hızlı bir ÅŸekilde giderilmiÅŸ, tüm bu projeler yandaÅŸları zengin etme mantığıyla deÄŸil, en uygun ÅŸartlarla gerçekleÅŸtirilmiÅŸtir.

RüÅŸvet, yolsuzluk, israf ve her türlü suistimal ortadan kaldırılmış, belediyelerin önceki dönemden gelen borçları ödendiÄŸi gibi, belediye kasasında fazladan kaynak oluÅŸturulmuÅŸtur.

“Beyaz Masa” gibi uygulamalarla belediyeler halkın her kesimine kapısını açmış, vatandaşın sorunlarına ve ÅŸikayetlerine kulak verilmiÅŸ ve çözüm üretilmiÅŸtir. İftar çadırı, sünnet ÅŸöleni ve aÅŸevi gibi hizmetler de belediyeler tarafından ilk defa bu dönemde yapılmıştır.

Tüm bu efsane hizmetlerin, Refah Partisi’nin 1995 seçimlerinde birinci parti olmasında ve 1996’da da iktidara gelmesinde büyük rolü olmuÅŸtur.

 

MİLLİ GÖRÜÅž’ÜN 1996-1997 İKTİDAR HİZMETLERİ 

Siyasi mücadelesi boyunca ülkemizin sanayileÅŸme ve kalkınma hamlelerini daha ileri bir düzeye taşıyabilmek amacıyla milli ve yerli program ve projeler üzerinde yoÄŸunlaÅŸan ve ülkemizin temel sorunlarını çözüp, “YaÅŸanabilir bir Türkiye, Yeniden Büyük Türkiye ve Yeni Bir Dünya” hedefiyle ülkemizin yeniden dünyadaki seçkin yerini alabilmesi için D-8’i kuran ve bunu D-60 ile tamamlamayı hedefleyen bir anlayışla  54.Hükümet döneminde ortaya konan “Havuz Sistemi”, “Kaynak Paketleri” gibi muazzam uygulamalarla Türkiye’de deÄŸiÅŸimin öncüsü olmuÅŸtur.

Erbakan Hocamız’ın BaÅŸbakanlığında yapılan efsane hizmetlerle ülkemizin yüz yüze olduÄŸu sorunlar bir bir çözüme kavuÅŸturulmuÅŸ, ülkemiz bunun sonucu olarak büyük bir iç borç sarmalından kurtarılmıştır. 1997 yılı sonunda 58 milyar dolara çıkması söz konusu olan yüzde 200 faizli, dört ay vadeli korkunç borç canavarını 54. Hükümet tamamen ortadan kaldırmıştır. 1996 yılı sonunda, borcu, 45 milyar dolar deÄŸil, 22 milyar dolara indirmiÅŸ, 1997 yılı sonunda da 58 milyar dolar deÄŸil, 15 milyar dolara inecek ÅŸekilde her ÅŸeyi tanzim etmiÅŸtir. Ayrıca, 50 yıldan beri ilk defa, bu denk bütçeyi fiilen yürütmüÅŸtür. 

 

DiÄŸer yandan, 54. Hükümet döneminde milletimize en büyük refah payı verilmiÅŸtir. Köylümüze bir önceki mahsul yılına nazaran yüzde 312 fazla ödeme yapılmıştır. Aynı ÅŸekilde memurlarımızın refah payı, bir yılda 100 alan memura 250 verecek ÅŸekilde artırılmıştır. Yine esnaflarımızın imkânları geniÅŸletilmiÅŸ, emekliler, dul ve yetimlere büyük refah payı ayrılmış ve bilhassa, çalışan insanlarımıza, iÅŸçilerimize de bir yıl içerisinde, yüzde 104 reel artış saÄŸlanmıştır. 

 

Bunlar, milletimiz tarafından yıllardan beri hayal edilen; ama hiçbir zaman gerçekleÅŸtirilemeyen büyük ve parlak hedeflerdir.  54. Hükümet,  “Önce Millet” anlayışıyla bunları birer birer gerçekleÅŸtirmiÅŸtir. Ayrıca bütün bu adımlar atılırken de acı reçeteler kullanılmamış, ülkemizin bozulmuÅŸ dengeleri yeniden rayına oturtulmuÅŸ, vatandaÅŸlarımızın refah düzeyi yükseltilmiÅŸtir.

 

Bu eksende, bölgesel kalkınma projelerini desteklemesi, yeni alternatif yatırımlarla sürdürülebilir ekonomik kalkınma için milli kaynak paketlerine yönelmesi, dar gelirli milyonların refah seviyesini yükseltmesi, havuz sistemi sayesinde Devlet kurumlarını yüksek faiz ödemelerinden kurtarması ve ilave kaynak oluÅŸturması Türkiye’de muazzam bir ekonomik canlılığın ortaya çıkmasına vesile olmuÅŸtur. 

 

Böylece refah düzeyi ve gelir dağılımı gibi konularda adil ve kapsayıcı politikalar ortaya koyarak bir avuç mutlu azınlık yerine, tüm toplumun refah düzeyini artırarak özellikle dar gelirli iÅŸçi, memur ve emeklilerin rahat nefes almalarını saÄŸlamıştır. Dar gelirli milyonların refah seviyesinin yükselmesi, piyasada alım gücünün artmasını saÄŸlayarak esnafın, iÅŸadamının, üreticinin de iÅŸlerinin artmasına neden olmuÅŸ ve böylelikle tüm ekonominin çarklarının dönmesine vesile olmuÅŸtur. O dönemde yaÅŸanan bolluk ve bereket halen daha her kesimden insanımız tarafından dile getirilmektedir.  

 

Türkiye’de iktidarlar, Batı ile iliÅŸkilerinde yaÅŸadıkları dönemsel ve söylemsel krizlere raÄŸmen, sürekli olarak  ‘ortak çıkar’ ve ‘deÄŸerler’ ile  ‘stratejik ortaklık’  gibi içi boÅŸ kavramlarla Türkiye’ye zaman kaybettirip ülkemizi Batı’ya daha bağımlı hale getirirken,  Erbakan Hocamız,  Refahyol Hükümeti BaÅŸbakanı olarak kısa zaman içerisinde D-8 teÅŸkilatını kurarak Türkiye’nin küresel alanda yeni bir güç olarak ortaya çıkması ve kuvvetin deÄŸil, hakkın üstün tutulduÄŸu bir dünya yolunda çok önemli bir adım atmıştır.

 

Bu cümlelerden olarak, Türkiye’de yaÅŸanmakta olan ekonomik krizler, ağır dış borç yükü, çok yüksek dış ticaret açığı, yoksulluÄŸun ve iÅŸsizliÄŸin artması, dış politikada özellikle AB ve ABD’nin samimi bir müttefik olmadığının ortaya çıkması, OrtadoÄŸu’da yaÅŸanan geliÅŸmeler, Arap Baharı’nın aslında bir ‘kara kış’ olduÄŸunun görülmesi, Kıbrıs, DoÄŸu Akdeniz ve Ege Denizi’nde dış güçlerin oynadığı oyunlar ve gitgide derinleÅŸme eÄŸilimi gösteren sorunlar zinciri, bölgesel ve küresel alanlarda Türkiye’nin yalnızlaÅŸtırılmaya çalışılması, tüm bu sorunları ve geliÅŸmeleri yıllar öncesinden iÅŸaret eden,  “DÜNDEN BUGÜNÜ ANLATAN” Erbakan Hocamız’ın haklılığını, ferasetini bir kez daha ispatlamıştır.

 

Bütün bu gerçekler ışığında bugün yapılması gereken; ülkemizin iç ve dış tehditlerden korunması, milletimizin maddi ve manevi sıkıntılarından kurtarılması için, Erbakan Hocamız’ın öncülüÄŸünde Milli GörüÅŸ tarafından gerçekleÅŸtirilen efsane hizmetlere yeniden kavuÅŸmak için, vakit geç olmadan Erbakan Hocamız’a kulak vermek, Milli GörüÅŸ’e sarılmaktır. 

 

Cenab-ı Allah “DÜNDEN BUGÜNÜ ANLATAN” Erbakan Hocamız’a gani gani rahmet eylesin, tüm bu efsane hizmetlerin yapılmasına vesile olan Erbakan Hocamız’dan razı olsun,  O’nu anmanın yanında anlamayı ve O’nun yürüdüÄŸü yolda yürümeyi cümlemize nasip eylesin. 

 

  • Etiketler :
  • -
FACEBOOK YORUMLARI
Eklenme Tarihi : 26.02.2021
Güncelleme Tarihi : 26.02.2021